Yaralanma Mekanizması Sınıflama - Tip I Kırık Sınıflama - Tip II-IV Kırıklar Klinik Görünüm Tip I'de Tedavi Tip II'de Tedavi Tip III ve IV'de Tedavi Komplikasyonlar - Avasküler Nekroz Diğer Komplikasyonlar
 
 ☰  
 aç

Sınıflama

Çocuklarda travma sonrası oluşan kalça kırıkları, kırık hattının bulunduğu yeri esas alan Delbet sınıflamasına göre transepifizer, transservikal, servikotrokanterik ve intertrokanterik olmak üzere 4 ayrı tipe ayrılır.

Tip I (transepifizer kırık). Kırık hattı femur başı epifiz plağından geçer. Çoğunlukla Salter-Harris epifiz kırığı sınıflamasındaki tip I’e uyar. Çocuklardaki tüm kalça kırıklarının yaklaşık % 10’unu oluşturur. Kırığın oluşumu hemen her zaman araç dışı kaza, ya da yüksekten düşme gibi yüksek enerjili bir travmaya bağlıdır ve yaralanmaya uğrayan çocuk daha çok 5 ila 10 yaşları arasındadır. Radyolojik olarak akut femur başı epifiz kayması (FBEK) ile karıştırılabilir, ancak hastanın daha ufak yaşta olması, travmanın daha şiddetli oluşu ve kırık aralığındaki kaymanın daha fazla oluşu ile ayırt edilebilir. 

Nadir de olsa transepifizer kırık çocuk istismarına uğramış, 2 yaş altı süt çocuğunda da görülebilir. Daha büyük çocukta aynı kırığın oluşması için çok daha yüksek bir enerjiye ihtiyaç varken, ergenlikte daha düşük enerjili travmalar aynı kırığı oluşturabilir. Özellikle renal osteodistrofi ve hipotiroidide böyle bir durum söz konusu olabilir. 

Bu tür kırık zorlu doğum sonrası yeni doğanda da görülebilir ve proksimal femoral epifizyoliz adını alır. Zorlu doğuma yol açan neden genellikle makadi doğumdur, ancak ayak gelişinde de olabilir. Bebeğin bacağı fleksiyon, abdüksiyon ve dış rotasyonda durmakta ve bebek bacağını hiç oynatmamaktadır. Bacağın bu hareketsiz duruşuna yalancı felç (psödoparalizi) denir ve bu durumun haricinde ayıca kalça septik artriti ve femur üst uç osteomiyeliti gibi ciddi durumlarda da gözlemlenir. Kalça hareket ettirildiğinde bebek ağrı duyarak ağlar. Kasık bölgesi şiş görünürken bacakta kısalık göze çarpar. Femur başları henüz radyolojik olarak görüntülemediğinden, asetabuler indeks normal sınırlarda olmasına karşın, gelişimsel kalça displazisi ile (ya da proksimal femur osteomiyeliti ile) karıştırılabilir, ancak 2 ila 3 hafta sonra aşırı kallusun röntgende görünür hale gelmesiyle durum fark edilir. Kalça artrografisi erken tanıda yardımcı olur. İnfeksiyon düşünülüyorsa ultrason eşliğinde ponksiyon denenir. Hemen her zaman tanı geç konulduğundan femur üst uç büyüme plağında lokal erken kapanmaya bağlı olarak varus deformitesi gelişir, ancak zamanla büyük oranda remodele olur. Bu yaştaki çocukta femur başı ile trokanter major henüz bir bütün kıkırdak yapı halindedir. Bunları sınırlayan büyüme plağı kapsül dışında kaldığından kırık hattı da esas olarak kapsül dışından ve femur başını besleyen damar ağının uzağından geçer. Bu nedenle proksimal femoral epifizyoliz olgularında avasküler nekroz görülmez.

Transepifizer kırık ergen hastada travmatik arkaya kalça çıkığının yerine konması sırasında da oluşabilir. Doğumsal ağrıya duyarsızlık olgularında da aynı mekanizma ile transepifizer kırık oluşabilir.

Olguların yaklaşık % 60’ında eşlik eden organ yaralanmalarına rastlanır. En sık pelvise ait kırıklar görülür ve çoğunlukla da çift taraflıdır.

Büyüme plağından geçen kırık hattı aynı zamanda femur başını besleyen esas damar ağına da zarar verdiğinden transepifizer kırıklar avasküler nekroz açısından şanssız kırıklardır. Hastaların yaklaşık % 40’ında (% 20 ila % 100) avasküler nekroz görülür. Avasküler nekroz olasılığını arttıran en önemli faktörlerden biri femur başının aynı zamanda kalça ekleminin dışına yer değiştirmesidir. Bu nedenle Delbet sınıflamasında transepifizer kırıklar çıkıkla birlikte olan (tip I B) ve olmayan (tip I A) olmak üzere iki ayrı alt gruba ayrılır. Olguların yaklaşık yarısında femur başı dislokedir, yani kalça ekleminin dışındadır. Çıkık ile birlikte olan transepifizer kırıklar daha çok 2 ila 3 yaş grubunda, ya da ergenlik döneminde görülür. Tip II B kırık hemen her zaman avasküler nekrozla sonuçlanır.

 

 

Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.

Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.

Delbet sınıflaması
sırasıyla tip I - IV kırıklar





transepifizer kırık (Delbet tip I)