Prof. Dr. TUNCAY CENTEL - Artrogripozis Multipleks Konjenita
  Genel Özellikler ve Oluşma Mekanizması Etken Mikroorganizma Klinik Görünüm Tanı ve Ayırıcı Tanı 1 Yaşından Büyük ve Erken Gelen Çocukta Tedavi 1 Yaşından Büyük ve Geç Gelen Çocukta Tedavi 1 Yaşından Küçük Çocukta Tedavi ve Prognoz
 
 ☰  
 aç

Eğer hasta 1 yaşından büyük bir çocuksa ve tanı 2 günden fazla bir gecikmeyle konabilmişse düzgün bir antibiyotik tedavisi uygulansa da hemen her olguda cerrahi girişime gerek duyulur. Cerrahi girişim erken gelmiş (< 48 saat), ancak uygulanan antibiyotik tedavisine rağmen klinik bulguların ve laboratuvar değerlerinin pek değişmediği dirençli olguda da endikedir. Diğer bir deyişle aspirasyonla subperiosteal apse saptanmış ya da radyolojik olarak kemik doku hasarı gösterilebilmiş olguda cerrahi girişime gereksinim duyulur.

Cerrahi girişimin amacı patojen mikroorganizmayı izole edip en etkili antibiyotik tedavisini uygulamak, infekte ortamı (subperiosteal apse, kemik iliğinde toplanan pürülan sıvı, infekte ve nekrotik korteks ile spongioza) temizlemek, infekte ve nekrotik ortamın temizlenmesiyle damardan verilen antibiyotiğin infeksiyon odağına istenen yoğunlukta ulaşabilmesi ve etkili olması, kemik içindeki basıncı düşürerek kemik dokudaki nekrozu sınırlandırmak, infeksiyonun kemik iliği boyunca yayılmasını engellemek ve patojen miktarını seyreltmektir. Cerrahi girişimin erken yapılması AHO’e bağlı komplikasyonları önler.

Bu amaçla periost altına toplanma olmuşsa buradan örnek alınır ve apse boşaltılır. İnfekte odağın bulunduğu yerde korteksten azami 1 x 1 cm boyutlarında kemik parça çıkartılarak pencere açılır (fenestrasyon) ve kemik iliğindeki infekte sıvıdan ve kemik dokusundan örnek alınır. Bu sayede kemik iliğindeki apsenin drenajı sağlanır, kemik iliği boyunca genişlemesi önlenir ve kemik içi basınç düşürülmüş olur. Pencereden küret sokularak erişilebilen tüm nekrotik kemik dokusu kazınarak temizlenir. Eğer subperiosteal apse oluşmamışsa kortekse pencere açmak yerine infekte odakta drenajı sağlayacak şekilde kemik korteksi birkaç yerinden matkap ucu (drill) ile delmek de yeterli olabilir (perforasyon). İnfekte kemik dokusu serum fizyolojik ile bolca yıkanarak saha infekte ve nekrotik dokulardan temizlenir ve mikroorganizma sayısı düşürülmüş olur. İrrigasyon yüksek basınç uygulayan sistemlerle yapılmamalı, 20 cc ya da daha büyük enjektörlere doldurulacak fizyolojik serum sıvısının alana pompalanması şeklinde olmalıdır.

Subperiosteal apse boşaltımı, perforasyon, fenestrasyon ve küretaj gibi aşamaların hangi durumda yapılması gerektiği net değildir, ancak her olgu başvuruda gecikme, hastanın yaşı, klinik tablonun ağırlığı, komplikasyonların (tromboemboli, endokardit, çoklu apse vb.) varlığı birlikte göz önüne alınarak değerlendirilmelidir.

Subperiosteal apse gelişimi görülmeyen olgular hariç cerrahi girişim yapılan tüm AHO olgularında giriş ve çıkış drenleri takılarak infekte sahanın serum fizyolojikle sürekli yıkanması işlemi uygulanır (irrigasyon). Kapalı devre irrigasyon sıvısına herhangi bir antibakteriyel ajanın karıştırılmasına gerek yoktur. Sürekli irrigasyon işlemi dren sıvısında mikroorganizma üremeyene dek sürdürülür. Sürekli irrigasyon hastanede yatış süresini azaltan ve hastanın sistemik ateşi üzerine olumlu etkisi olan bir yöntemdir. Sekonder infeksiyonu önlemek için dren yerlerinin hijyenine önem verilmelidir.

Gecikmeyle (> 48 saat) gelen ve 1 yaşından büyük çocukta kültür antibiyogram sonucu gelene kadar uygulanan parenteral antibiyotik tedavisinde ampirik olarak seçilen geniş spektrumlu ve özellikle Staphilococcus aureusu hedefleyen antibiyotikler tercih edilir. Erken gelen ve 1 yaşından büyük çocuklara uygulanan ampirik parenteral antibiyotik tedavisi burada da geçerlidir. Patojen saptandıktan ve hassas olduğu antibiyotik belirlendikten sonra parenteral antibiyotik tedavisi hastanın klinik ve laboratuvar bulgularındaki iyileşmeye paralel 3 ila 6 hafta sürdürülür. Bu arada klinik tablo ağırlaşırsa veya endokardit, tromboemboli, çoklu apse gibi komplikasyonalar görülürse, ya da iyileşme beklendiği oranda gerçekleşmiyorsa primer infekte odağa yönelik ikinci bir cerrahi girişime baş vurulabilir. Başka odak varsa oraya da cerrahi olarak müdahale etmek gerekir. İlk cerrahi girişimi izleyen cerrahi girişimler aynı amacı güder. Kültür antibiyograma göre antibiyotik tedavisi tekrardan düzenlenebilir. Parenteral antibiyotik tedavisiyle istenen iyileşme sağlandığında antibiyotik tedavisine oral formuyla devam edilir. Oral antibiyotik tedavisi kanda CRP düzeyi 2m/dL’nin altına düşene kadar devam ettirilir (genellikle 4 ila 6 hafta). Bu gruptaki hastalara genellikle birden fazla cerrahi girişim ve uzun süreli antibiyotik tedavisi gerekir.

 

Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.

Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.