Tedavi
Kaymış Metafiz Kırığı
Cerrahi Tedavi
Kapalı Redüksiyon Ve Perkütan Telleme.
Redüksiyon
denemesi sırasında kırığın instabil olduğu görülürse, yani kırık uçlarını
redükte durumda tutan kişi alçı sarılması için ellerini biraz gevşettiğinde
kırık rahatlıkla kayıyorsa, kırık yerini açmadan,
skopi
kontrolü altında gönderilen
Kirschner telleriyle kırık uçları
tespit edilir (perkütan
telleme). Genellikle çok kez tekrarlanan, hoyrat redüksiyon manevraları
sırasında (örneğin, kırıkçı müdahalesi) kırık uçlarında dişlenmeyi
sağlayacak yapı bozulduğunda bu durum ortaya çıkar. Tespit hemen her zaman
sadece
radius kemiğine yönelik yapılır. Bazen
radial
stiloidden sokulan bir adet Kirschner teliyle tespit mümkün
olursa da çok instabil kırıklarda birbirini çaprazlayan iki adet Kirschner
teli gerekir. Kirschner tellerinin ucu kesilerek cilt dışında bırakılır. Bu,
ilerde bu tellerin genel anesteziye gerek kalmadan çıkartılmasını
kolaylaştırır. Teller çoğu kez büyüme plağından geçtiğinden tellere bağlı
olumsuz etkiyi asgaride tutmak için, çapı 2 mm’in altında düz tel seçilir.
Daha sonra uzun kol alçısı yapılır, ancak tespit süresi daha kısadır (3 ila
5 hafta). Perkütan tel ile tespit çoğu
Gustilo tip II açık kırığında da tercih
edilen bir yöntemdir.
Açık Redüksiyon.
Kaymış metafiz kırığı redükte edilemezse açık redüksiyona geçilir, yani
kırık uçları ameliyatla ortaya konur, araya giren yumuşak dokulardan
kurtarılır ve görerek redükte edildikten sonra Kirschner telleriyle tespit
edilir. Dorsale
kayan kırıklarda araya giren yapılar genellikle pronator kuadratus kası ve
fleksör tendonlardır.
Volare kayan kırıklarda ise genellikle
ekstansör tendonlar araya girer. Ameliyat sonrası 4 ila 6 haftalığına uzun
kol alçısı uygulanır.
Redükte edilemeyen kırıkların yanı sıra, alçı içinde redüksiyonun
korunamadığı kırıklarda, Gustillo tip III açık kırığında ve
kompartman
sendromunun geliştiği kırıklarda da açık redüksiyon tercih edilir.
Aynı taraf dirseğinde
suprakondiler humerus kırığı mevcutsa
önkol alt uç kırığı öncelikle perkütan tel ile tespit edilmeye çalışılır. Bu
mümkün olmazsa açık redüksiyona geçilir
Olguların yaklaşık üçte birinde distal radius kırığına
ulna stiloidinde
kopma kırığı da eşlik eder ve genellikle yakınmasız kaynamama ile
sonuçlanırlar. Nadiren yakınmaya neden olan stiloid kaynamama
durumunda ilerde ulna stiloidinin
eksizyonu
gerekebilir.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.