Yaralanma Mekanizması Klinik Görünüm Kırık Tipleri 6 Aydan Ufak Çocukta Tedavi 6 Ay-6 Yaş Arası: Alçılama / Bryant Traksiyonu 6 Ay-6 Yaş Arası: Traksiyon + Alçılama 6 Ay-6 Yaş Arası: İskelet Traksiyonu Okul Çağı: Elastik Stabil İntramedüller Çivileme Okul Çağı: Eksternal Fiksasyon Okul Çağı: Plak İle Tespit Ergenlik Dönemi: Rijid İntramedüller Çivileme Tedavi Algoritması
 
 ☰  
 aç

FEMUR CİSİM KIRIĞI

Çocuk femur cisim kırığı erişkindeki femur cisim kırığından birçok yönde farklılık gösterir. Çocuk kemiğinin, erişkinde kırık yapabilecek kinetik enerjiyi karşılayabilecek düzeyde yüksek elastikiyete sahip olması önemlidir. Bu özellik kemiğe kırılmadan bükülme olanağını sağlar (distal femur kırığında). Kemiği saran periost kalın olduğu için kırık uçlarında fazla bir ayrılma görülmez Özellikle femurun distal metafizinde ayrıksız kırık oluşumu belli bir oranda bu kalın periosta bağlıdır. Ayrıca, kırık uçları daha künt olduğundan çevre yumuşak dokulara verdikleri hasar da sınırlı olur. Kalın periost aynı zamanda kırık iyileşmesinin sorunsuz geçmesini sağlar. Nitekim çocukta kırık iyileşmesi hızlıdır ve kaynamama bir istisnadır. Kırık uçları arasına kas dokusu dahi girse kırıkta kaynama görülür. Kırık kaynamasının sorunsuz oluşu nedeniyle çocuk femur cisim kırığında belli bir yaşa kadar (6 ila 8 yaş) konservatif tedavi yöntemleri ön plana çıkar. Kırık uçları arasında belli bir miktara kadar olan kayma (şövaşman) sonradan gerçekleşecek aşırı büyüme ile telafi edilebilir. Yine aynı şekilde yaşa bağımlı olarak koronal ve sagittal planlarda belli bir dereceye kadar olan açılanma kabul edilebilir, çünkü büyümeyle birlikte bu açılanmalar zamanla kendiliğinden düzelir. Erişkinde böyle özellikler yoktur. Damar yapılarının elastik ve delinmeye karşı dirençli oluşları nedeniyle femoral arter veya ven yaralanması çok nadirdir. Kırık uçları çevre yumuşak dokularda damar hasarı yarattığında damar uçlarının yüksek büzülme yeteneği sayesinde fazla bir kanama gerçekleşmez. Bu nedenle izole femur cisim kırığına bağlı olarak çocuğa kan verilmesinin gerekmesi erişkine oranla daha nadir bir olaydır. Çocukta açık kırık nispeten daha az görülür. Çocuk femur cisim kırığı hakkında sözü edilen tüm bu özellikler yaşa bağlıdır ve ergenlik çağında hemen hemen erişkindeki özelliklerle aynıdır.

Genel Özellikler

Femur cisim kırığı tüm çocuk kırıklarının yaklaşık % 1.5’unu oluşturur.

Her yaş döneminde daha çok erkek çocuklarında meydana gelir. Erkek:kız oranı 2.5:1 gibidir.

Yaralanma Mekanizması

Çocuk femur cisim kırığında yaralanmanın oluş şekli büyük oranda hastanın yaşıyla ilişkilidir.

Femur cisim kırığı nadir de olsa doğum travması olarak karşımıza çıkar, ancak patolojik kırık olasılığı (örneğin, osteogenesis imperfekta) her zaman akılda tutulmalıdır. 

Henüz yürümeyen bir çocuktaki femur cisim kırığı büyük oranda çocuk istismarına bağlıdır (yaklaşık 4 olgudan 3’ü). Aynı şekilde, 1 ila 4 yaş aralığındaki ufak çocukta görülen femur cisim kırığının yaklaşık 3’te 1’i de aynı nedene bağlıdır.

Yürümeye başlamayla birlikte daha çok düşmeye bağlı kırıklar görülür.

Çocukta femur cisim kırığının en sık görüldüğü iki yaş grubu vardır: 2 ila 4 yaş aralığı ve ergenlik. 2 ila 4 yaş grubunda düşme en büyük nedenken (olguların yaklaşık % 70’inde), ergenlik çağındaki kırıkların nerdeyse tamamı (yaklaşık % 90) araç içi ve araç dışı trafik kazası gibi yüksek enerjili yaralanmaya bağlıdır. Kırıkların bu şekilde dağılması ufak çocukta hızla büyüyen kemiğin göreceli olarak daha zayıf oluşundan, ergenlikte ise yüksek enerjili travma ile karşılaşma olasılığının çok daha artmış olmasından kaynaklanır. Bu iki yaş döneminin arasında kalan yaşlarda kemik korteksinin giderek kalınlaşmasının femur cismini düşme, doğrudan darbe vb. gibi travmalara daha dayanıklı duruma getirdiği düşünülmektedir.

Takılarak düşme, çocuğun üzerine ağırlık düşmesi gibi düşük kinetik enerjili yaralanmayla oluşan kırıkta patolojik kırık (basit kemik kisti vb.) araştırılmalıdır.

Nadir de olsa femur cisminde stres kırığı görülebilir.

 

Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.

Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.