FEMUR CİSİM KIRIĞI
Çocuk
femur cisim kırığı erişkindeki femur
cisim kırığından birçok yönde farklılık gösterir. Çocuk kemiğinin, erişkinde
kırık yapabilecek kinetik enerjiyi karşılayabilecek düzeyde yüksek
elastikiyete sahip olması önemlidir. Bu özellik kemiğe kırılmadan bükülme
olanağını sağlar (distal
femur kırığında). Kemiği saran
periost kalın olduğu için kırık
uçlarında fazla bir ayrılma görülmez Özellikle femurun distal
metafizinde
ayrıksız kırık oluşumu belli bir oranda bu kalın periosta bağlıdır. Ayrıca,
kırık uçları daha künt olduğundan çevre yumuşak dokulara verdikleri hasar da
sınırlı olur. Kalın periost aynı zamanda kırık iyileşmesinin sorunsuz
geçmesini sağlar. Nitekim çocukta kırık iyileşmesi hızlıdır ve kaynamama bir
istisnadır. Kırık uçları arasına kas dokusu dahi girse kırıkta kaynama
görülür. Kırık kaynamasının sorunsuz oluşu nedeniyle çocuk femur cisim
kırığında belli bir yaşa kadar (6 ila 8 yaş) konservatif tedavi yöntemleri
ön plana çıkar. Kırık uçları arasında belli bir miktara kadar olan kayma (şövaşman)
sonradan gerçekleşecek aşırı büyüme ile telafi edilebilir. Yine aynı şekilde
yaşa bağımlı olarak
koronal ve
sagittal
planlarda belli bir dereceye kadar olan açılanma kabul edilebilir, çünkü
büyümeyle birlikte bu açılanmalar zamanla kendiliğinden düzelir. Erişkinde
böyle özellikler yoktur. Damar yapılarının elastik ve delinmeye karşı
dirençli oluşları nedeniyle femoral arter veya ven yaralanması çok nadirdir.
Kırık uçları çevre yumuşak dokularda damar hasarı yarattığında damar
uçlarının yüksek büzülme yeteneği sayesinde fazla bir kanama gerçekleşmez.
Bu nedenle izole femur cisim kırığına bağlı olarak çocuğa kan verilmesinin
gerekmesi erişkine oranla daha nadir bir olaydır. Çocukta açık kırık
nispeten daha az görülür. Çocuk femur cisim kırığı hakkında sözü edilen tüm
bu özellikler yaşa bağlıdır ve ergenlik çağında hemen hemen erişkindeki
özelliklerle aynıdır.
Genel Özellikler
Femur cisim kırığı tüm çocuk kırıklarının
yaklaşık % 1.5’unu oluşturur.
Her yaş döneminde daha çok erkek çocuklarında
meydana gelir. Erkek:kız oranı 2.5:1 gibidir.
Yaralanma Mekanizması
Çocuk femur cisim kırığında yaralanmanın oluş
şekli büyük oranda hastanın yaşıyla ilişkilidir.
Femur cisim kırığı nadir de olsa doğum travması
olarak karşımıza çıkar, ancak
patolojik kırık olasılığı (örneğin,
osteogenesis imperfekta) her zaman akılda tutulmalıdır.
Henüz yürümeyen bir çocuktaki femur cisim
kırığı büyük oranda çocuk istismarına bağlıdır (yaklaşık 4 olgudan 3’ü).
Aynı şekilde, 1 ila 4 yaş aralığındaki ufak çocukta görülen femur cisim
kırığının yaklaşık 3’te 1’i de aynı nedene bağlıdır.
Yürümeye başlamayla birlikte daha çok düşmeye
bağlı kırıklar görülür.
Çocukta femur cisim kırığının en sık görüldüğü
iki yaş grubu vardır: 2 ila 4 yaş aralığı ve ergenlik. 2 ila 4 yaş grubunda
düşme en büyük nedenken (olguların yaklaşık % 70’inde), ergenlik çağındaki
kırıkların nerdeyse tamamı (yaklaşık % 90) araç içi ve araç dışı trafik
kazası gibi yüksek enerjili yaralanmaya bağlıdır. Kırıkların bu şekilde
dağılması ufak çocukta hızla büyüyen kemiğin göreceli olarak daha zayıf
oluşundan, ergenlikte ise yüksek enerjili travma ile karşılaşma olasılığının
çok daha artmış olmasından kaynaklanır. Bu iki yaş döneminin arasında kalan
yaşlarda kemik korteksinin giderek kalınlaşmasının femur cismini düşme,
doğrudan darbe vb. gibi travmalara daha dayanıklı duruma getirdiği
düşünülmektedir.
Takılarak düşme, çocuğun üzerine ağırlık
düşmesi gibi düşük kinetik enerjili yaralanmayla oluşan kırıkta patolojik
kırık (basit
kemik kisti vb.) araştırılmalıdır.
Nadir de olsa femur cisminde
stres kırığı
görülebilir.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.