D VİTAMİNINE DİRENÇLİ RAŞİTİZM
Kalıtımsal (ya da ailesel) hipofosfatemik raşitizm olarak da bilinen bir
grup hastalığı kapsar.
D
vitaminine dirençli raşitizmin ortak özelliği düşük serum fosfor düzeyi ve
hastalığın D vitamini verilmesine, ya da ultraviyole ışınlarıyla tedaviye yanıt vermeyişidir.
Nedeni
Serum fosfat düzeyi büyük oranda böbrekler tarafından düzenlenir. Kanda
fosfat düzeyi düştüğünde böbreklerden atılan fosfatların geri emilimi
sağlanarak açık kapatılır. Hipofosfatemik raşitizmde böbrek hastalığı
nedeniyle bol miktarda atılan fosfatlar yeterince geri emilemez.
Serum fosfor düzeyinin düşmesi kemik yapımını üstlenmiş osteblast
hücrelerinin bu işlevini kısıtlar, çünkü olgun kemik dokusu hidroksiapatit [Ca10(PO4)6(OH)2]
kristallerinden oluşur. Normal kemik dokusu oluşumuna yetecek kadar
fosfatın kanda bulunmaması,
kemik dokusunun dayanıklılığı azaltır ve böbrek ile ilgili yakınmalara
raşitizm bulguları da eklenmiş olur.
D vitaminine dirençli raşitizm
mutasyonun gerçekleştiği gene göre ve
kalıtılma şekline göre başlıca beş tipe ayrılır:
X'e bağlı dominan hipofosfatemik raşitizm (XDHR):
Kalıtımsal hipofosfatemik raşitizm olgularının yaklaşık % 80'ini kapsar. X
kromozomu üzerinde yerleşik (Xp22.2-p22.1)
X'e bağlı fosfat düzenleyici endopeptidaz homologu (phosphate
regulating endopeptidase homolog, X-linked)
genindeki (PHEX geni) mutasyon sonucu ortaya çıkar. PHEX
proteini olgun kemik hücrelerinden salgılanan fibroblast büyüme faktörü
23'ün (fibroblast growth factor 23; FGF23) yapımını düzenler.
FGF23 serum fosfor düzeyini düzenleyen en önemli unsurdur. Hücre
membranından taşıma işlevi gören klotho adlı bir protein FGF23'ün
böbrek proksimal tübulus hücrelerine bağlanmasını sağlayarak, ya da bir
fibroblast büyüme faktör reseptörü olan FGFR1(IIIc)'ü bir FGF23
reseptörü haline dönüştürerek böbrekten fosfor atımını sağlar.
PHEX
genindeki mutasyon sonucu aşırı miktarda FGF23'ün kana karışması
kanda fosfatların artmasına (fosfatemi) ve idrarla bol fosfat atımına (fosfatüri)
neden olur.
FGF23
aynı zamanda 1α-hidoksilazı
baskılayarak 1,25-dihidroksi vitamin D yapımını da kısıtlar.
PHEX
geninin, kemik dokusundaki bazı ekstraselüler matriks proteinleri üzerinde
düzenleyici etkisi olduğu ve yapımını sağladığı bazı maddelerle bu
proteinleri parçalanmaktan koruduğu düşünülmektedir. PHEX geninde
mutasyon olduğunda bu koruyucu özellik ortadan kalmakta ve bu ektraselüler
matriks proteinleri parçalanmaktadır. Böylece hem kemik mineralizasyonu
olumsuz etkilenmekte, hem de açığa çıkan fosfordan zengin peptidler
fosfatüriye neden olmaktadır.
Ekstraselüler matriks proteinlerinden olan osteopontin yüksek negatif şarjı
ve çok sayıda fosforilasyon alanıyla yeni yapılan kemik dokusunda bulunan
kalsyum fosfat bileşiğindeki kalsiyum atomlarına sıkıca bağlanmakta ve
böylelikle mineralizasyonu engelleyerek hidroksiapatit kristallerinin
oluşması üzerinde dizginleyici bir etki göstermektedir. PHEX geni
tarafından salgılanan bazı maddeler osteopontinin yıkımını sağlayarak bu
proteinin mineralizasyonu dizginleyici etkisini düzenler. PHEX
genindeki mutasyon sonucu osteopontinin kemik mineralizasyonunu dizginleyici
etkisi üzerindeki kontrol kalkar ve kemik dokusunda bol miktarda bulunmaya
başlar. Osteopontin aynı zamanda
osteoklastların kemik matriksine
kenetlenmesine aracı olur ve kemik rezorbsiyonunu kolaylaştırır.
PHEX
geni mutasyonunda her iki mekanizma bir uyum içinde çalışarak fosfatların
böbreklerden bol biçimde atılmasına neden olur.
Otozomal dominan hipofosfatemik raşitizm:
XDHR'den sonra ikinci sıklikta görülen tipdir. Bozukluk 12. kromozomda
yerleşik (12p13) bir gendeki mutasyon sonucu ortaya çıkar.
X'e bağlı resesif hipofosfatemik raşitizm (Dent hastalığı):
Son derece nadirdir. CLCN5 (chloride
channel, voltage-sensitive 5), veya OCRL (oculocerebrorenal
syndrome of Lowe)
genlerindeki mutasyonlar sonucu ortaya çıkan, hemen her zaman erkeklerde
görülen, kronik bir böbrek hastalığıdır. Proksimal tübulus hasarı sonucu çok
miktarda protein ve kalsiyum idrara karışır. Böbreklerde çöken kalsiyum
tuzları böbreklerin iflasına yol açar.
Otozomal resesif hipofosfatemik raşitizm:
Son derece nadirdir. DMP1 (dentin
matrix acidic phosphoprotein 1) genindeki mutasyona bağlıdır.
Proksimal tübulus hasarı oluşmasıyla Dent hastalığına benzer.
Hiperkalsiüri ile seyreden kalıtımsal hipofosfatemik raşitizm:
SLC34A3 (solute
carrier family 34 [type II sodium/phosphate cotransporter], member 3)
genindeki mutasyon sonucu oluşur. Bu gen böbrekte sodyum kotransport
mekanizmasıyla fosfatların hücre içine taşınması sürecine dahil olur.
Böbrekten fosfatların geri emilimi gerçekleşmez. Kanda bol miktarda bulunan
1,25-dihidroksi vitamin D, idrarla bol miktarda kalsiyumun atılmasına neden
olur. Otozomal
resesif olarak intikal eder..
Genel Özellikler
X'e bağlı
dominan hipofosfatemik raşitizmin 20.000 canlı doğumda 1
görüldüğü bildirilmektedir.
Cinsiyet dağılımı eşittir, ancak iskelet değişiklikleri erkeklerde daha
ciddi seyreder.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.
-
hipofosfatemik raşitizm