Prof. Dr. TUNCAY CENTEL - Akondroplazi
  Genel Özellikler ve Patoanatomi Yaralanma Mekanizması ve Sınıflama Klinik Görünüm, Tanı ve Ayırıcı Tanı Tedavi Komplikasyonlar
 
 ☰  
 aç

Yaralanma Mekanizması

Çoğunlukla kol açıkken, yani dirsek ekstansiyondayken düşme sonucu oluşur. Çocuk korunma refleksiyle kolunu omuzdan abdüksyona getirmişse elin yere çarpmasıyla oluşan kinetik enerji önkol supinasyondayken ekstansiyondaki dirseği valgusa zorlar ve radius başı humerus dış kondiline dayanarak kırığa neden olur (itme mekanizması).

Diğer taraftan ekstansiyondaki dirsek varusa zorlanırsa olekranonun iç ve dış yüzlerini birbirinden ayıran troklea kristası dayanak noktası oluşturur ve dış yan bağın çekmesiyle dış kondilde kopma kırığı meydana gelir (çekme mekanizması). Varus zorlamasıyla oluşan kopma tarzı kırıkta dış kondil ile troklea arasında kalan epifize ve eklem yüzüne ait kıkırdağın bir kısmı sağlam kalabilir ve bir menteşe görevi görerek hem kırık parçanın deplase olmasını önler, hem de dirsek ekstansiyondayken valgusa zorlandığında kırık parçanın yerine oturmasına yardımcı olur. Eğer varus zorlaması devam edecek olursa bu kıkırdak menteşe kırılır ve dış kondili içeren parça deplase olur.

Sınıflama

Dış kondil kırığı için tanımlanan eski Milch sınıflaması anatomik bir sınıflamadır, ancak tedaviyi yönlendirmemektedir. Bu yüzden günümüzde kullanılmamaktadır. Milch tip I kırığında kırık hattı kapitellum ikincil kemikleşme merkezinden geçerek troklea oluğunun dış tarafında ekleme ulaşır. Stabil bir kırık tipini temsil eder. Milch tip II kırığında ise kırık hattı troklea oluğunun medialine uzanır. Milch tip II kırığı instabil kırıktır. Milch tip I kırığın daha çok valgus zorlamasıyla, Milch tip II kırığın ise daha çok varus zorlamasıyla oluştuğu anlaşılmaktadır. 

 

 

 

 

Jakob ve Weiss
sınıflaması

rasıyla Tip I, II ve III

Dış kondil kırığını deplasman miktarına göre sınıflamak daha yol göstericidir. Buna göre humerus dış kondil kırığı ayrıksız (deplasman miktarı < 2 mm), minimal kaymış (deplasman miktarı 2 mm ila 4 mm arasında) ve kaymış (deplasman miktarı > 4 mm) olarak sınıflanır. Minimal kaymış kırıkta büyük olasılıkla menteşe görevi gören trokleaya ait kıkırdağın rolü vardır. Kırıkta dışa doğru hafif bir açılanma görülebilir, ancak fazla bir ayrılma yoktur. Minimal deplase kırıkta kırık hattı eklem içine uzanıyorsa kıkırdak menteşe kırılmış olacağı için kırığın giderek daha da ayrılması söz konusu olabilir.

MR görüntülemenin yaygınlaşmasıyla kırık deplasmanına dayalı bu sınıflama yeniden düzenlenmiştir (Jakob ve Weiss sınıflaması). Buna göre humerus dış kondil kırığı tip I (deplasman miktarı < 2 mm), tip II (deplasman miktarı > 2 mm, ancak troklea eklem kıkırdağı sağlam) ve tip III (deplasman miktarı > 2 mm, ancak troklea eklem kıkırdağı kırık) olarak sınıflandırılır.

 

Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.

Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.