Nedeni
Osteokondritis dissekansa (OCD) neden olan mekanizma hala karanlıktır, ancak
olası etkenler arasında tekrarlayan travmalar başı çeker. Yapılan
biyomekanik çalışmalarda
femur
distaline
kuvvet uygulandığında subkondral kemikteki yüklenmenin en fazla femur
medial
kondilinde
gerçekleştiği ve diz 60 derece
fleksiyondayken en üst düzeye çıktığı saptanmıştır. Bu bölge
OCD’ın en fazla görüldüğü alandır. Bu alanı sıkıştıran tibia eminensiyasının
normalden iri oluşu da yaralanmaya zemin hazırlar.
OCD’a genç atletlerde daha sık rastlanması travma teorisini desteklemektedir.
Özellikle diz, ayak bileği ve dirseklerin aşırı yüklenme altında kaldığı,
ani yön değişikliklerinin sık yaşandığı jimnastik, futbol, tenis, skuaş,
beyzbol ve halter OCD açısından risk taşıyan spor dallarıdır. Travma her
zaman subkondral kemikte mikro kırıklar oluşturan tekrarlayan mikro travma
tarzında değil de akut travma tarzında da olabilir. Dizde görülen bir
osteokondral
kırığın oluşma mekanizması, iyileşme evreleri ve iyileşmediğinde oluşan
tablo OCD’a çok benzer. Bu nedenle OCD’ın fark edilmemiş, ya da üzerinde
durulmamış bir osteokondral kırık olma olasılığı yüksektir.
Osteokondritis dissekans hastalarında genetik bir yatkınlık olduğu
düşünülmektedir, çünkü olguların yaklaşık 4’te 1’inde her iki dizde de
tutulum vardır. Ayrıca bazı hastalarda cücelik de eşlik etmektedir.
Oluşum Şekli
Tedavi edilmeyen OCD
dejeneratif artrit ile sonlanabilir,
ancak OCD’ın kendisi bir eklem kıkırdak bozukluğu değildir. Eklemin belli
bir alanında eklem kıkırdağının altında yer alan subkondral kemiğin belli
bir kısmının kanlanmasının bozulması ile OCD gelişme süreci başlar.
Kanlanmanın bozulması, tekrarlayan mikro travmanın subkondral kemikte
oluşturduğu mikro kırıklar nedeniyle olabildiği gibi, akut bir yaralanma
sonucu da olabilir.
Nekrotik kemikte çatıyı oluşturan matrikste dekalsifikasyonun ve
rezorbsiyonun
başlamasıyla bu bölge biyomekanik olarak zayıflar ve tekrarlayan yüklenmeler
sonucu çöker.
Nekrotik kemiğin içine uzanan ve onarım sürecinde çok önemli rol
oynayan damarlar çökme sonucu hasar görür. Yüklenmeler devam ettiği için
kanlanması bozulan nekrotik kısım ile çevredeki sağlam kemik arasında
fibröz
dokudan bir sınır oluşur.
Eklem sıvısından beslenen eklem kıkırdağı subkondral kemiğin kanlanmasının
bozulmasından çökme gerçekleşene dek geçen süre içerisinde olaydan
etkilenmez. Çevreden sınırlanan nekrotik kemik zamanla yatağından kısmen
veya tamamen ayrılır. Eklem içinde serbest cisim haline gelen nekrotik kemik
parçası ve üzerindeki eklem kıkırdağına eklem faresi denir. Eklem
faresindeki kıkırdak komponent eklem sıvısından beslenmeye devam ettiği için
eklem içindeki varlığını sürdürür. Eklem faresinin sürtünme yoluyla eklem
yüzeyinde oluşturduğu hasara, eklem faresinin terk ettiği yuvaya bağlı eklem
düzensizliğinin oluşturduğu hasar eklenerek zamanla o eklemde dejeneratif
artrit gelişir.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.
OCD'ın evreleri
1. nekrotik sahanın oluşması.
2. nekrotik sahanın çevre kemikten sınırlanması
3. OCD'ın sağlam kalan kıkırdaktan
menteşelenmesi
4. krater içinde yerleşik, çevreden ayrılmış
OCD
5. eklem faresi