Prof. Dr. TUNCAY CENTEL - Artrogripozis Multipleks Konjenita
  Genel Özellikler ve Oluşma Mekanizması Etken Mikroorganizma Klinik Görünüm Tanı ve Ayırıcı Tanı 1 Yaşından Büyük ve Erken Gelen Çocukta Tedavi 1 Yaşından Büyük ve Geç Gelen Çocukta Tedavi 1 Yaşından Küçük Çocukta Tedavi ve Prognoz
 
 ☰  
 aç

Klinik Görünüm

Çocukta AHO sıklıkla sinsi bir başlangıç gösterir. Klinik tablo genel bir kırgınlık haliyle başlar. Çocuk huzursuzdur. Olguların bir kısmında (yaklaşık % 30) 1 hafta kadar önce ortaya çıkan solunum sistemini ya da gastrointestinal sistemi ilgilendiren bulgular mevcuttur, ancak bu tarz başlangıç bazı mikroorganizmalara özgüdür. Öyküde şiddetli olmayan künt travmadan söz edilmesi sık rastlanan bir durumdur ve hastanın hekime geç başvuruşuna neden olur.

Ağrı en sık rastlanan bulgudur (olguların yaklaşık % 80’inde). Hasta bebekse tutulan ekstremitesini oynatmadan yatar. Buna psödoparalizi (yalancı felç) denir.

İnfeksiyon odağının bulunduğu yere göre klinik belirti ve bulgular da farklılık gösterir.

Alt ekstremiteyi ilgilendiren bir AHO söz konusuysa hasta aksayarak yürür ya da yürümek istemez. İnfeksiyonun geliştiği kemiğe komşu eklemde kas spazmı gelişir ve eklem hareketi kısıtlanır.

İnfekte odak pelviste ise belirtiler daha az belirgindir ve çoğunlukla tanının gecikmesine neden olur. Hasta ördekvari, sallanarak yürür 

Omurga tutulmuşsa bel ya da sırt ağrısına lokal hassasiyet eklenir, kalçada eklem hareketi kısıtlanır ve kas spazmına bağlı omurgada eğrilik gelişebilir.

Sistemik ateş artmıştır, ancak her olguda görülmeyebilir. Vücut ısısının 37,5° ‘nin üzerinde oluşu değişik serilerde yaklaşık % 30 ile % 75 oranında bildirilmektedir.

Muayenede lokal hassasiyet alınır (olguların yaklaşık % 70’inde). Tutulan bölge şiştir ve lokal ısı artışı saptanır. Ciltte bazen kızarıklık (eritem) görülür. İnfeksiyonun geliştiği kemiğe komşu eklemde hareketin kısıtlanmasına yol açan ağrılı kas spazmı saptanır (olguların yaklaşık yarısında). Hasta ağrı nedeniyle eklemini tam olarak açıp kapatamaz. Reaktif olarak gelişen sinovitin de (eklemde sinovyal sıvının artışı) eklem hareketinin kısıtlanmasında payı vardır. Olguların önemli bir kısmında osteomiyelite septik artritin de eşlik ettiği unutulmamalıdır. Hasta ağrılı eklemini, eklem hacminin en azami olduğu konumda tutar (örneğin, diz 20 derece fleksiyonda).

Hastanın öyküsünde bakteriyemiye (bakterilerin kan dolaşımına karışarak vücuda dağılması) yol açabilecek bir durum olup olmadığı araştırılır (birkaç gün önce geçirilmiş üst solunum yolu infeksiyonu, diş apsesi vb.), ancak böyle bir duruma olguların ancak yaklaşık % 30’unda rastlanır. Bir diğer husus da özellikle ufak süt çocuğunda çoklu infeksiyon odağının olası olduğudur (olguların % 5 ila % 10’u).

 

Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.

Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.