Tanı
Basit radyolojik inceleme tanı için genellikle yeterli olsa da bazen
moleküler genetik test ile kesin tanının konması gerekebilir.
Basit radyolojik incelemede tubüler kemiklerin kısa ve kalın olduğu görülür.
Uzun tubüler kemikler
metafizde genişlemektedirler.
Psödoakondroplazide metafizler kadar
epifizler de etkilenir. Epifizde
kemikleşme gecikir. Epifizler düzensizdir. Hastalığın etkilerinin en iyi
görüldüğü eklemler kalça ve diz eklemleridir.
Femur başı epifiz çekirdeğinin görülmesi gecikir. Femur başları
giderek düzleşir ve büyür. Femur boynu kısadır. Görünüm bakımından çift
taraflı
Perthes hastalığına, ya da
spondiloepifizer displaziye benzer. Çift
taraflı Perthes hastalığında hastalık her iki kalçada aynı zamanda başlamaz,
ya da simetrik özellik göstermez. Spondiloepifizer displazide görülen
ilerleyici
radyolüsansi psödokondroplazide görülmez.
Asetabulum sığdır, ancak yatay değildir. Giderek kalçada
uyumsuzluğu arttıran
sublüksasyon ve sonuçta da
dejeneratif artrit gelişir.
Bacakta genu varum veya
valgum görülür. Bu açısal deformiteler
hem
femur, hem de
tibiadan kaynaklanır. Halbuki
akondroplazide sorun tibianın
fibuladan daha ufak oluşunda yatmaktadır. İki hastalık arasında
ayırım gerektiğinde bu özellik hatırlanabilir.
Omur cisimlerinin ön kısmında yükseklik azaldığından yan radyografide
omurlar gaga, ya da dil tarzında öne uzanırlar. Zamanla bu görünüm
kaybolacağından küçük çocukluk döneminde çekilecek omurga radyografilerinin
tanı açısından önemi vardır. Sonlanım plakları düzensizdir. Akondroplaziye
özgü,
lomber bölgede
pediküller arası mesafede aşağı
inildikçe görülen azalmaya psödoakandroplazide rastlanmaz. Ayrıca, omurlarda
orta derecede yassılaşma (platispondili) görülür. Bu son iki özellik
psödoakondroplaziyi akondroplaziden ayırt etmeye yarar.
Skolyoz,
torakolomber
kifoz
ve lomber
lordoz
görülebilir.
Özellikle ameliyat olacak hastada
odontoid hipoplazisi aranmalı ve boyun
fleksiyonda ve
ekstansiyondayken çekilen yan
radyografilerle atlantoaksiyal instabilite araştırılmalıdır.
Tedavi
Ağrıya neden olan kalçadaki uyumsuzluğu gidermek güçtür. Femur valgizasyon
osteotomisi uyumu iyileştirebilir.
Trokanter major ilerletme osteotomisiyle
Trendelenburg yürüyüşü kısmen giderilebilir. Kalçadaki
sublüksasyon için
Chiari medializasyon osteotomisi
denenebilir. Ancak hastaların yaklaşık yarısı erken yaşta total artroplasti
ameliyatı geçirir. Psödoakondroplazik hastada total kalça artroplasti
ameliyatı oldukça güçtür, çünkü femur üst uç oldukça
displaziktir.
Torakolomber kifoz bir sorun yaratmaz. Skolyoz gelişmişse korse ile kontrol
edilebilir. İleri olguda cerrahi girişim yapmadan önce omurilik kanalında
darlık olmadığından emin olmak gerekir. Lomber lordoz ileri derecedeyse çift
taraflı femur ekstansiyon osteotomisi düşünülebilir. Atlantoaksiyal
instabilite söz konusuysa C1 ve C2 omurları arasında
arkadan
füzyon
yapılır.
Bacaktaki açısal deformiteler için femur alt uçta (ve gerekirse tibia üst
uçta) yapılacak osteotomi(ler)den yararlanılır. Diz eklemindeki bozukluğun
derecesinden emin olmak için MRG gerekir. Erken yaşta yapılan osteotomide
açısal deformite genellikle yineler.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.