Anatomi Oluşum Şekli Klinik Görünüm Tanı Tedavi
 
 ☰  
 aç

Oluşum Şekli

Femoraasetabuler sıkışma (FAS) kalça eklemi normal hareket açıklığı içinde kalan aktiviteler sırasında kalça eklemindeki anormal yapıya bağlı olarak gelişir. Ancak daha nadir de olsa, normal yapıdaki bir kalçada aşırı hareket açıklığı gerektiren ve tekrarlayan aktivitelere bağlı olarak da oluşabilir. Örneğin, FAS oluşturmaya yatkın sporlar buz hokeyi, futbol, akrobasi, bale, golf, tenis, halter, beyzbol, ragbi, bisiklet ve sörf olarak sıralanabilir.

Morfolojik değişikliğin bulunduğu yere göre FAS 3 gruba ayrılır:  femoral tip, asetabuler tip ve karma tip. İngilizce dilini kullanan literatürde femoral tipe makinede hareketi başka yöne aktaran dişli veya dirsek anlamına gelen cam tipi denir. İngilizce dilini kullanan literatürde asetabuler tipe ise Fransızcadan türetilmiş olup çimdik atmak anlamında bir kelime olan pincer tipi denir.

Femoral tipte femur başı ile femur boynu arasında normalde olması gereken offset, femur boynunun ön-üst kısmında, kapanmış olan büyüme plağının hemen metafize bakan tarafında kaybolmuştur. Kalça fleksiyon ve iç rotasyon yaptığında hareket açıklığının sonuna doğru asetabulumun kenarı, offsetin sağladığı oyukluk olmadığından, femur boynuna dayanır. Bu dayanmanın sürekli tekrarlaması sonucu arada sıkışan labrumun bilhassa ön-üst kısmı giderek hipertrofiye olur. Sıkışmanın görüldüğü kısım femur baş-boyun birleşkesinin üst ve ön kısmıdır, ancak bazen bu daha önde veya dışta da olabilir. Bu bölgenin kesiti saat kadranına benzetilecek olursa kıkırdak hasarı saat 11 ile 3 arasında gelişir. Yüklenmelerin sürekli tekrarlaması sonucu makaslama ve kompresyon kuvvetlerinin etkisiyle zamanla labrum asetabuluma ait eklem kıkırdağından ayrılmaya başlar. Bu erken safhada labrum asetabulum kenarında eklem kıkırdağından ayrılmış olmasına karşın yapısal olarak daha henüz sağlamdır. Labrumun yerinden ayrılmaya başlamasıyla yüklenmeyi düzenleyici etkisi zayıfladığından asetabulum kenarındaki kıkırdak aşınmaya başlar ve zamanla asetabulum kenarındaki eklem kıkırdağında flep tarzında kalkmalar görülür (delaminasyon). Böylelikle dejeneratif artrit diye adlandırdığımız eklem kireçlenmesi sınırlı bir bölgede de olsa başlamış olur. Düzgünlüğü bozulan labrumda giderek mikro yırtıklar gelişir ve labrum dejenere olur. Bazen dejenere labrumda gangliyon oluştuğu görülebilir. Femur başının küre şeklindeki yapısı bozuk olduğundan kalça fleksiyona gittiğinde kaldıraç kolu marifetiyle femur başı dışarı doğru itilir. Bu hareket kalça eklemi arka kapsülünün labrum ile birleştiği yerde tekrarlayan gerginliğe yol açarak labrumda ufak yırtıklara neden olur. Zamanla asetabulumun arka ve alt kısmında traksiyon osteofiti gelişerek kalça ekstansiyonunda arka sıkışma bulgularına yol açar. Sonuçta dejenerasyon labrumun tümüne yayılarak kıkırdak hasarının genişlemesine ve dejeneratif artritin tüm ekleme yayılmasına neden olur.  Dejeneratif artrit ilerledikçe kalça arkasındaki sıkışma daha sık görülmeye başlar.

    

 

femoral tip sıkışmaya neden olan tümsek    (sarı ok)
1 = sağlam eklem yüzeyi
2 = tümseğin bulunduğu bozuk alan 

 

 

Femur başı epifiz kayması sırasında femur başı ile femur boynunun birleştiği kısımda oluşan kemiksel tümsek (tabanca kabzası deformitesi) femoral tip sıkışma olgularının en sık nedenidir. Kötü kaynamış femur boynu kırığından ve her hangi bir nedene bağlı olarak femur başında gelişen avasküler nekrozdan (kırık sonrası, iyatrojenik, dalgıç hastalığı vb.) sonra da görülebilir. Perthes hastalığı, koksa vara ve femoral retroversiyon da diğer sık görülen nedenlerdir. Herhangi bir nedene bağlanmayan femoral tip FAS olgularında büyüme plağından anormal gelişen büyüme suçlanır.

Asetabuler tipte küre şeklindeki femur başının asetabulum tarafından örtünmesi fazladır. Bu örtünme fazlalığı göreceli olarak çıkıntılı duran asetabulum kenarından kaynaklanır ve sıkışma femoral tipe oranla daha dar bir alanda gerçekleşir. Koksa profunda ve asetabuler protrüzyo gibi nadir durumlarda ise yaygın bir örtünme fazlalığı söz konusudur. Tam kalça hareketinin sonuna doğru oluşan bu dayanmanın sürekli tekrarlaması sonucu arada sıkışan labrumun bilhassa ön ve üst kısmında dejenerasyon başlar. Tekrarlayan makaslama ve kompresyon kuvvetlerinin etkisiyle zamanla labrumda mikro yırtıklar gelişir. Asetabulum kenarında, dejenere labrum ile eklem kıkırdağının birleştiği kısımda eklem kıkırdağı giderek aşınmaya başlar.  Kıkırdaktaki aşınma reaktif yeni kemik yapımına neden olur. Asetabulum kenarında, aşınma bölgesinde görülen bu reaktif yeni kemik yapımı ile dejenere labrumun zamanla kemikleşmesini karıştırmamak gerekir. Yer kaplayan reaktif yeni kemik yapımı asetabulum derinliğini daha da arttırarak kalça hareketini kısıtlar. Üstelik reaktif yeni kemik yapımı dejenere labrumu yer değiştirmeye zorlayarak hareketin daha da erken safhasında sıkışmaya neden olur. İleri olguda geriye labrum diye bir şey kalmaz, yerini reaktif yeni kemik dokusu doldurur. Asetabuler tipte olan kıkırdak hasarı genellikle daha dar bir alandadır.

Doğuştan asetabulum açıklığının öne değil de arkaya bakması (retroversiyon) asetabuler tip sıkışmanın hemen hemen her zamanki nedenidir. Asetabuler displaziyi düzeltmek için yapılan pelvis osteomilerinde asetabulumun yönü dikkate alınmadan asetabulumun retrovert (geriye bakan) hale getirilmesi ve femur başı örtünmesinin aşırı arttırılması gibi hatalar da ileride asetabuler tip FAS’ya neden olur. Daha nadiren, asetabulum derinliğinin arttığı  koksa profundada ve asetabulumu adeta oyarak femur başının pelvis içine doğru ilerlediği asetabuler protrüzyonda da asetabuler tipte sıkışma görülür. Ayrıca ekstrofi vesikal, proksimal fokal femur eksikliği, Perthes hastalığı ve kötü kaynamış asetabulum kırığı diğer nedenler arasında sayılabilir.

Karma tipte hem femoral,  hem de asetabuler tipin özellikleri birlikte görülür. FAS tipleri arasında en sık görülenidir (olguların yaklaşık % 80’i). Çoğunlukla FAS'ya neden olan her iki tipten biri daha baskındır.

Gerek femoral, gerekse asetabuler tipte labrum ve eklem kıkırdağında gelişen patolojik ve morfolojik değişiklikler aynıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.

Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.

A = normal kalça eklemi
B = femoral tip FAS
C = asetabuler tip FAS
D = karma tip FAS

femoral tip FAS'da eklem hareketinin kısıtlanması


asetabuler tip FAS'da eklem hareketinin kısıtlanması