Tanı
FAS düşünülen hastada basit radyolojik inceleme ve manyetik rözonans
görüntüleme (MRG) esastır.
Basit radyolojik incelemede
pelvis ön arka ve
cross-table lateral radyografiler
standarttır. Aksiyal çekim olan
cross-table lateral radyografi yerine Dunn/Rippstein çekimi de
istenebilir. Bu görüntüler tanı için çoğunlukla yeterli olur.
Asetabulumun
önden örtümünü görüntülemek için
faux-profile radyografi (Lequesne ve De Sèze çekimi) de istenebilir.
Dejeneratif
artrit,
avasküler nekroz, tümör vb. gibi kalça
ağrısına neden olan patolojileri dışlayan bir radyografide dejeneratif
artrit başlangıç bulguları da yoksa, FAS tanısını koymak ilk bakışta mümkün
olmayabilir. FAS’ya neden olan patolojileri ortaya koyabilmek için her
şeyden önce radyografilerin usulüne uygun çekilmesi ve 2 aydan eski olmaması
gerekir. Sırtüstü yatan hastada bacaklar 15 derece iç rotasyona getirilerek
femoral
anteversiyon giderilir ve
femur
boynu ile
başı arasındaki kavşak tam profilden
görüntülenmiş olur. Koksiks
simfiz pubis hizasında olmalı ve onun
1.5 ila 2 cm kraniyalinde sonlanmalıdır. Radyografi her iki kalçada
asetabulum ön ve arka duvarlarını ve göz yaşı damlasını gösterir netlikte
olmalıdır. Cross-table lateral
radyografi de kalça 15 derece
iç rotasyondayken çekilmelidir.
Basit radyolojik incelemede femur başı ve boynu arasındaki
offsetin kaybolduğu ve tabanca
kabzası deformitesinin geliştiği görülebilir. Bu femoral tip FAS’yı işaret
eder. Femur başı ile boynu arasındaki geçiş bölgesinin üst dış kısmı iç
bükey görünümde olacağına dış bükey görünümündedir. Bu durum en iyi lateral
radyografilerde görüntülenebilir. Özellikle de kalça nötral rotasyon, 45
derece
fleksiyon ve 45 derece
abdüksiyondayken yapılan Dunn çekimi en
iyi görüntüyü verir. Aslında femur başı ile boynu arasındaki kavşak
bölgesinin ön ve dış kısmının en iyi görüntülenmesi Dunn çekimi ile, ön
kısmının görüntülenmesi ise en iyi
cross-table lateral ve frog leg
lateral gibi lateral radyografiler ile mümkün olur.
Femur başı ve boynu arasındaki
anterior offset kaybını bir şekilde ölçerek femoral tip FAS’yı ortaya
koyabilmek amacıyla α açısı tanımlanmıştır. Bunun için önce femur başı
çevresine uyan bir daire çizilir. Femur boynunun bu daireden saptığı nokta
ile femur başı merkezi arasında bir hat çizilir. Bu hat ile femur başı
merkezi ile femur boynu ortasından geçen hat arasındaki açıya α (alfa) açısı
denir. Alfa açısının 55 dereceden büyük çıkması femoral tipte FAS lehinedir.
Ancak α açısını sıhhatli bir biçimde ölçmek zordur. Bazı otörler 63 dereceyi
normal alt sınır olarak kabul eder. Hatayı
asgariye indirmek için Dunn çekimi tercih edilir. Alfa açısı en sıhhatli
MRG’de ölçülür. Alfa açısını ölçmede kullanılan yöntem
posterior offset kaybını
ölçmede kullanıldığında β açısı elde edilir.
Femoral tip sıkışma düşünülen olguda α açısını desteklemek üzere Eijer
yöntemine de başvurulabilir.
Cross-table lateral radyografide femur boynu ortasından geçen bir hat
çizilir. Bu hattın femur başı merkezinden geçmesi şart değildir. Bu hatta
paralel olmak kaydıyla femur boynu ön yüzünden ve femur başının en dış
noktasından olmak üzere iki hat daha çizilir. Bu son çizilen iki hat
arasındaki mesafenin 8 mm’nin altında olması anterior FAS lehinedir. Ayrıca
bu mesafenin femur başı çapına oranı 0.18’in altında çıkması durumunda yine
anterior FAS’dan söz edilir.
Femoral tip sıkışmanın diğer radyolojik bulguları
horizontal
uzanan femur başı büyüme plağı kalıntısı ve femur boyun cisim açısının 125
dereceden az olmasıdır.
Düzgün çekilmiş bir pelvis ön arka radyografisinde asetabulumun ön ve arka
duvarlarının en dış kenarlarının konumu asetabuler retroversiyon hakkında
fikir verebilir. Normalde asetabulum arka duvarı ile ön duvarının dış
kenarları asetabulumun en üst dış kenarında birleşir. Arka duvarın kenarına
ait görüntü az çok femur başı merkezinden geçer veya onun hafif
lateralinde
kalır. Asetabulumda retroversiyon varsa arka duvar ile ön duvarın kenar
görüntülerinin kesiştiği nokta iç tarafa ve
kaudale
doğru yer değiştirir. Buna kesişme bulgusu (cross
over sign) denir ve oldukça güvenilir bir bulgudur. Kenarların görüntüsü
daha zor seçilir hale gelir.
Aşırı pelvik tilt, asetabulum
versiyonu normal olduğu halde, kesişme
bulgusuna yol açabilir. Bu nedenle kesişme bulgusu olan hastada sert pelvis
lateral radyografisi (strong lateral pelvic
radiography) çekilerek pelvik tilt ölçülmelidir. Pelvis ön arka
radyografi çekimi yapılan hastada röntgen tüpü bu sefer kalçalara yandan tam
dik gelecek şekilde yönlendirilir. Radyografide simfiz kemiği ön kenarı ile
promontoryumu
birleştiren hat ile horizontal hat arasındaki açı pelvis inklinasyon açısını
verir. Normali 60 derecedir. Bu değerin yüksek çıkması pelvisin öne
yattığını (tilt) gösterir.
Bazen asetabulumun ön ve üst kısmı sadece dar bir alanda aşırı örtünme
yaratır ve radyografide kesişme bulgusuna neden olabilir. Gerçek bir
asetabuler retroversiyondan ayırt etmek için asetabulum arka duvarı kenarına
bakmak gerekir. Asetabulumda retroversiyon varsa arka duvarın kenarına ait
görüntü femur başı merkezinin
medialinde kalır. Posterior FAS'ya
neden olan koksa profundada asetabulum arka duvarının kenarı femur başı
merkezinin lateralinde kalır (arka duvar bulgusu).
Asetabulumdaki retroversiyona işaret eden diğer bir radyolojik bulgu da
normal pelvis AP radyografide asetabulumun arkasında kalan iskiyal
çıkıntının medialde görünür hale gelmesidir
Asetabuluma ait aşırı örtümü değerlendirirken asetabulumun derinliği de önem
kazanır. Pelvis ön arka radyografide
ilium
ve
iskiyumun iç duvarı boyunca uzanan hatta ilioiskiyal hat denir.
Normalde asetabulumun en derin noktası bu hattın lateralinde yer alır.
Anormal derin bir asetabulum radyolojik olarak koksa profunda ve asetabuler
protrüzyo terimleriyle ifade edilir. Asetabulumun en medial noktası (asetabulum
çukurunun tabanı) ilioiskiyal hat üzerinde veya daha medialinde kalıyorsa
koksa profundadan, femur başının en medial noktası yine ilioiskiyal hat
üzerinde veya daha medialinde kalıyorsa asetabuler protrüzyondan söz edilir.
Koksa profundanın asetabuler protrüzyonun bir devamı olup olmadığı
tartışmalıdır. Koksa profunda ile asetabuler tip FAS arasında doğrudan bir
ilişki olduğu düşünülürse de son çalışmalarda koksa profunda saptanan
olguların yaklaşık 4'te 3'ünde hiçbir yakınma bulunmadığı anlaşılmıştır.
Lateral merkez kenar açısının 40 dereceden fazla çıkması, ya da asetabulum
çatı açısının 0 derece, ya da negatif çıkması da asetabulum derinliğinin
arttığını gösterir.
Labrum kemikleştiğinde asetabulum kenarına paralel ikinci bir kenar
görüntüsü ortaya çıkar.
Manyetik rözonans görüntüleme (MRG) labrum yırtığını ve kıkırdak hasarını
göstermede ve ayırıcı tanıda çok yardımcı olur. MRG’nin eklem içine kontrast
madde verilerek çekilmesiyle eklem kıkırdağı çok daha iyi görüntülenebilir (artro
MRG). Bu sırada eklem içine lokal anestezik madde vererek ağrının eklem
içinden mi, yoksa dışından mı kaynaklandığı araştırılabilir.
Bilgisayarlı tomografinin FAS tanısını doğrulatmada yeri yoktur.
Basit radyolojik inceleme ve MRG ile doğrulatılamayan, ancak öyküsü ve
kliniği ile FAS düşünülen olguda kalça artroskopisi endikasyonu doğar.
Ayırıcı Tanı
Kalça ağrısına yol açan çok sayıda neden vardır. Tümör, avasküler nekroz,
dejeneratif artit vb. gibi belirgin patolojilerin dışında
erişkin
kalça displazisi, bel fıtığı, sakroileit, trokanter bursiti,
piriformis sendromu,
iliopsoas
tendiniti,
adduktor
tendinit,
kudrisepste fıtık, over kisti ve endometriozis akılda tutulması
gereken durumlardır. Genellikle, kalça ağrısına yol açan, ancak belirgin bir
patoloji saptanamayan durumlarda FAS’dan kuşkulanılır.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.
(Lequesne ve De Sèze çekimi)