Klinik Görünüm
Kırığın yüksek (trafik kazası, yüksekten düşme vb.) ya da düşük (merdivenden
kayma, sporda burkulma vb.) enerjili travma oluşuna, kırıktaki deplasman
miktarına ve hekime başvuruya kadar geçen süreye bağlı olarak klinik görünüm
farklı olur.
İzole fibula
distal uç kırığında ya da küçük çocuklardaki ayrıksız kırıkta
hasta sekerek de olsa yürüyerek başvurabilir, ancak
deplase kırıkta hasta
ayağı üzerine basamaz.
Ayak bileğinde ağrı sabit bulgudur. Ayak bileği burkulmasında travma sonrası
ağrıda bir miktar azalma olur, ancak daha sonraları ağrıda artış olur. Ayak
bileği kırığında ise travma sonrası hasta yük vermeye devam ettikçe ağrı
aynı düzeyde devam eder.
Şişlik süratle gelişir. Kompartman sendromu çocuk ayak bileği kırığından
sonra nadirdir, ama bu olasılığı akılda tutmak gerekir.
Aşırı kayan kırık parça ayak bileği ön yüzünde seyreden damar ve sinir
yapılarına (dorsalis pedis arteri ve veni ile derin peroneal sinir) bası
yaparak ayağın kanlanmasını bozabilir. Derin peroneal sinirin ekstansör
retinakulum ile kırık fragmanı arasında sıkışması sonucu baş parmak ile
diğer parmakların ekstansör gücü zayıflar ve başparmak ile yanındaki ikinci
parmak arasında his kusuru (hipoestezi veya anestezi) meydana gelir.
Ekstansör retinakulum sendromu olarak adlandırılan bu durumda hasta ileri
derecede ağrı duyar. Şişlik oldukça fazladır. Özellikle başparmak pasif
olarak fleksiyona getirildiğinde hastanın ağrısı artar. Ekstansör
retinakulum sendromu daha çok
epifizi içeren parçanın arkaya kaydığı kırık
tipinde görülür. Ekstansör retinakulumun kesilmesi ile motor ve duyu kusuru
geri döner. Geç kalınan olguda his kuru kalıcı olabilir.
Fiziki muayenede iç ya da dış malleol, ya da her ikisi üzerinde hassasiyet alınır. Özellikle geç başvuran hastada kırık bölgesinde ekimoz bulunur.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.