Genel Özellikler Klinik Görünüm Basit Radyolojik İnceleme Sintigrafi, BT ve MRG Patoloji, Doğal Seyir ve Ayırıcı Tanı Tedavi
 
 ☰  
 aç

Patoloji

Histolojik incelemede nidusun damardan zengin, osteoblastik bağ dokusu zemininde gelişen, az veya çok kalsifiye olmuş, atipik kemik ve osteoidin yaptığı ve çevreden net bir şekilde ayrılan bir odak biçiminde olduğu görülür. Bol miktarda bulunan damarlara eşlik eden otonom sinir sistemine dahil miyelinsiz sinir liflerinin kan basıncındaki değişiklikleri ileterek ağrının oluşmasından sorumlu oldukları düşünülmektedir. Bu sinir lifleri otonom sinir sistemine dahil olduklarından ağrının omurilik kök basısı şeklinde (radiküler ağrı) bacaklara yayılmasına da neden olurlar.

Doğal Seyir

Osteoid osteoma kendi kendini sınırlayan bir tümördür. Genellikle ağrının ortaya çıkışından 2 ila 4 yıl sonrasında lezyon olgunlaşmaya, ağrı da giderek azalmaya başlar. Radyolojik incelemede nidusun giderek kalsifiye olduğu görülür. Kemik sintigrafisinde başlangıçta tutulumda hafif bir artış görülmüşken, tutulum giderek azalır. Bu süreç genellikle 2 ila 4 yıl sürer ve hastada ağrı kaybolur. Ancak radyografide nidusun tümüyle kemikleşerek çevredeki reaktif dokuya katılması daha geç görülür (3 ila 7 yıl). Şifadan sora nidus kaybolursa da skleroz ve korteksteki kalınlaşma kalır. Nidus tümüyle kemikleşse de sintigrafide hafif bir tutulum birkaç yıl daha sürer. 

Habasete dönüşüm söz konusu değildir.

Ayırıcı Tanı

Tutulan kısmın radyolojik incelemesinde lezyonun net olarak görülebilmesinden çok önceleri ağrının mevcut olması psikonöroz, temaruz vb. gibi yanlış tanıların konmasına yol açar. Ağrının lezyonun bulunduğu yerden çok uzağa yansıması (radiküler ağrı), ikincil değişiklikler de gereksiz incelemelerin yapılmasına yol açarak tanıyı geciktirir. Ağrının başlamasıyla tanının konması arasında geçen süre 6 ay ile 2 yıl arasında değişir (ortalama 11 ay). Erken radyolojik bulguların asgari düzeyde olduğu omurga ve ayak yerleşimleri ile eklemlere komşu yerleşimler tanıda güçlük çıkartan konumlardır. Aynı güçlük ile spongioz tip osteoid osteomada da karşılaşılır.

Osteoid osteoma radyolojik olarak en çok Brodie absesi ve sklerozan osteomiyelit ile karışır. Ayrıca eosinofilik granulom, kemik iliği osteomu ve stres kırığı da osteoid osteoma ile sıkça karışan diğer durumlardır. Histolojik olarak ise ayırımı yapılması gerekenler osteoblastom ve osteosarkomdur.

 

 

Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.

Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.

 

Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.

nidus etrafındaki reaktif doku bazen çok büyük boyutlara ulaşabilir