Sınıflama
Hastalık yelpazesi çok geniş olduğundan birçok sınıflama sistemi
önerilmiştir. Bunlar arasında Aitken sınıflaması en yaygın kullanılanıdır.
Aitken Sınıflaması
Buna göre uyluk kemiği doğumsal eksiklikleri (proksimal
fokal
femur
eksikliği, PFFE) dört gruba ayrılır ve tip A, tip B, tip C, ve tip D olarak
adlandırılır.
Tip A nihai sonucu en iyi olan gruptur. Normal bir
femur başı
mevcuttur ve
asetabulum nisbeten iyi gelişmiştir.
Uyluk kemiğinin proksimalindeki kusur yaş arttıkça iyileşir ve açısı olgudan
olguya değişen bir
koksa vara deformitesiyle sonlanır.
Direkt radyografilerde
subtrokanterik bölgede gözlemlenen
psödoartroz
alanı aslında kalitesi düşük kıkırdaktan ibarettir ve bu alan zamanla
kemikleşir. Bu bölgede gerçek bir psödoartroz gelişme olasılığı düşüktür. Bu
gruptaki sorunlar genellikle kısalık ve koksa vara ile sınırlıdır.
Tip B’de femur başı mevcuttur, ancak
hipoplaziktir; geç kemikleşir.
Asetabulum hafif
displaziktir. Femur proksimalinde,
femur başı ile subtrokanterik bölgeye kadar uzanan bir psödoartroz sahası
bulunur. Bu alanda hareket mevcuttur. Bu nedenle femurun üst ucu
asetabulumun yukarısına doğru yer değiştirmiştir. Bazen direkt
radyografilerde femur üst ucunun proksimalinde sorguç tarzında kemikleşmiş
bir parça bulunur. Uyluktaki kısalık tip A’ya oranla çok daha fazladır.
Tedavi edilmezse psödoartroz alanının kendiliğinden iyileşme olasılığı
yoktur. Bu grupdaki sorunlar, tip A’dakilere ek olarak, psödoartoz ve eşlik
eden anomalilerdir.
Tip C’de femur başı mevcut değildir, ya da çok ufaktır ve hiçbir zaman
gelişmez. Asetabulum ileri derecede displaziktir. Femur başı ile cismi
birbirinden ayrıdır. Psödoartoz sahasında sorguç görünümü saptanır. Bazen
femur üst ucu gelişmemiş asetabulumun proksimalinde, pelvisin düz dış
duvarına dayanmış olarak görülür. Bu gruptaki sorunlar instabil bir kalça,
aşırı kısalık ve eşlik eden anomalilerdir.
Tip D nihai sonucu en kötü olan şekildir. Bu grupta femur başı ve asetabulum
gelişmez. Femur cisminin nerdeyse proksimal yarısı yoktur. Femur proksimal
ucu sivridir ve ileri derecede kısalık mevcuttur. İleri olgularda femurun
sadece dizi içeren kısmı bulunur. Bu gruptaki sorunlar tip C ile aynıdır.
PFFE’de tedavi ve prognoza yönelik iki ayrı sınıflama sisteminden de söz
etmek gerekir. Bunlar Gillespie ve Paley sınıflamalarıdır.
Gillespie Sınıflaması
A, B ve C olmak üzere üç gruba ayrılır.
Grup A’da bebeğin etkilenmiş ayağı nazikçe aşağı çekildiğinde, diğer
taraftaki
tibianın orta noktasına ulaşır veya
geçer. Bu, tüm bacağın kısalığı % 20’den az anlamındadır. Femur sağlam taraf
femuruna göre % 40 ila % 60 daha kısadır.
Grup B’de bebeğin etkilenmiş ayağı nazikçe aşağı çekildiğinde ancak karşı
taraf diz seviyesine veya bunun yukarısına ulaşır. Bu, tüm bacağın
kısalığının % 40 civarında olduğu anlamındadır.
Grup C’de femurun büyük kısmı yoktur.
Paley Sınıflaması
Üç tipe ayrılır.
Tip 1’de femur sağlamdır; kalça ve diz hareketlidir. Femur proksimali normal
zamanında kemikleşirse tip Ia, gecikerek kemikleşirse tip Ib’den söz edilir.
Tip 2’de femur proksimalinde psödoartroz mevcuttur. Kalça eklemi tam
oluşmamıştır, ancak diz hareketlidir. Femur başı asetabulum içinde
hareketliyse tip 2a, femur başı mevcut değil, ya da asetabulum içinde
hareketli değilse tip 2b’den söz edilir.
Tip 3’de femur cismini içine alan eksiklik mevcuttur. Femur asetabuluma
ulaşmamaktadır. Diz hareket açıklığı 45 derecenin üstündeyse tip 3a, 45
derecenin altındaysa tip 3b’den söz edilir.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.