Tedavi
Aitken Tip B PFFE
Bu grupta önce
proksimal
femurun
stabilizasyonuna, sonra da bacağın uzatılmasına odaklanılır.
Proksimal femur stabilizasyonu,
asetabulum displazisinin
giderilmesi,
koksa varanın düzeltilmesi, ve
psödoartrozun
ortadan kaldırılması aşamalarını içerir. Öncelikle femur üst ucundaki
psödoartroz ele alınır. Koksa vara da aynı işlem sırasında düzeltilir.
Tedaviye başlamadan önce
femur başı ile cismi arasında bir
psödoartroz sahası bulunduğundan kesin emin olmak gerekir, çünkü direkt
radyografide psödoartroz gibi duran bazı olgularda zamanla bu bölgede
kemikleşmenin gerçekleştiği görülebilir. MRG bu konuda yararlıdır; ya da
skopi altında bu bölgede hareket olup olmadığı gösterilmelidir.
Psödoartrozun giderilmesi başarı şansı düşük, zor bir işlemdir. Çok sayıda
teknik uygulanmıştır. Klasik psödortroz tedavisi (greft
+ internal tespit) yanısıra kemik iyileşmesini arttıran maddelerin
kullanılması; geniş yumuşak doku gevşetmesi yapılması (Paley süper kalça
girişimi); eksternal fiksatör ile greft ve
medializasyon
ostetomisinin
kombine edilmesi bunlardan bazılarıdır. Asetabulum displazisi genellikle
aynı seansta, ya da daha sonraki bir aşamada düzeltilir. Femur başının kalça
eklemi içindeki hareketliliğinden kuşku duyuluyorsa asetabulum displazisinin
düzeltilmesini daha sonraki bir aşamada düşünmek daha doğru olur.
Psödoartroz tedavisi 2 ila 3 yaş aralığında uygulanır.
Bugünkü gelişmelerin geldiği nokta kusurlu femurdaki kısalığın sağlam
femurun % 60’ını geçtiği olgularda uzatma girişimlerinin genelde
başarısızlıkla sonuçlandığı yönündedir. Komplikasyon oranı çok yüksektir.
Hastaların ve ailelerinin beklentileri hekimi karar alma aşamasında
etkilememelidir. Bir çocuğun tüm çocukluk ve ergenlik yaşamını içine alan ve
hüsranla bitebilecek bir cerrahiler silsilesi yerine kısalığı kabullenerek,
çocuğun yaşam kalitesini arttıracak diğer tedavi seçeneklerinin uygulanması
daha gerçekçidir. Çocuğun geleceğini planlarken sorumluluğu ebeveynler ile
hekim birlikte paylaşmalıdırlar. Femurdaki kısalığın % 60’ın altında olduğu
olgularda, tüm komplikasyonlara karşın, bacağı uzatma denenmelidir. İlk
uzatma girişimi ile psödoartrozun giderildiğine karar verilmesi arasında en
az 1 yıllık bir süre olmalıdır. Uzatma işlemi İlizarov sirküler freym ile
yapılır. İlk uzama sırasında
pelvisin de tespiti gerekir. Diz eklemi
muhakkak freyme dahil edilmelidir. Tedavi planlamasına sağlam tarafın
kısaltılması amacıyla femur alt uç büyüme plağına uygulanacak bir
epifizyodez,
veya son seans olarak sağlam femurda akut kısaltma girişimi de eklenmelidir.
Femurdaki kısalığın % 60’ı geçtiği ve bu nedenle uzatma düşünülmeyen, ya da
her hangi bir nedenle uzatma işlemlerini kabul etmeyen Aitken B ve (nadiren)
Aitken tip A hastalarında başlıca iki seçenek vardır. Eğer psödortroz
giderilip kalça stabil hale getirilebilecekse öncelikle bu sağlanır. Femur
başının hareketliliğinden emin olunmalıdır. Uyluktaki kısalmanın önemi
yoktur. İkinci aşamada dize
artrodez uygulanır. Burada iki seçenek
vardır: ayak bileği ve ayak kullanılabilecek durumdaysa van Nes
rotasyonplasti uygulanarak ayak arkaya çevrilir ve diz eklemi gibi işlev
görmesi sağlanır. Böylelikle çocuğun daha uygun bir protez kullanması mümkün
olur. Protezin en verimli şekilde kullanılabilmesi için ayak bileği hareket
açıklığı 60 derecenin üzerinde olmalı ve ayak bileği ile diz aynı seviyede
olmalıdır. Döndürme işleminden sonra
triseps sura kası diz
ekstansörü gibi işlev görmeye başlar. Ayak bileği ve ayak
kullanılamayacak durumdaysa düzgün protez kullanımı açısından
Syme
amputasyonu yapılır ve proteze geçilir. Van Nes rotasyonplastisi,
Syme amputasyonundan daha üstün olmasına karşın başlıca iki sorun içerir:
görüntü açısından hastanın yeni durumu kabullenmesinde sorun yaşanabilir ve
zamanla döndürme miktarında önemli kayıp oluşur. Bu kaybı önlemek için
döndürme işlemini diz ekleminden gerçekleştirip dizi kontrol eden kasların
yerini değiştirdikten sonra diz artrodezi uygulanabilir. Syme amputasyonu
yapılan çocukların çoğunda kısa uzvun ucu sağlam taraf dizinin daha
distalinde
kalır ve protez kullanımını olumsuz yönde etkiler. İdeali kısa uzvun distal
ucunun sağlam taraf dizinin 5 cm kadar
proksimalinde sonlanmasıdır. Bunu
gerçekleştirmek için diz artrodezi sırasında femur alt uç
epifizi
tümüyle eksize
edilir. Sym amputasyonu ve diz artrodezi tercihan birlikte yapılmalıdır. 3
yaş bu işlem için uygun bir yaştır. Van Nes rotasyonplasti ise döndürme
kaybı olasılığını asgariye indirmek için 6 ila 8 yaş aralığında yapılmalıdır.
Eğer psödoartroz giderilemezse, ya da femur başı asetabulum içinde hareketli
değil ve sabitse, femur proksimal ucu pelvise kaynatılır ve diz eklemi kalça
eklemi olarak kullanılır. Femurun uzayıp eklem niteliğini bozmaması için
distal büyüme plağı tahrip edilir ve gerekirse femurda kısaltma yapılır.
Ayak bileği sağlamsa bu işlem van Nes rotasyonplasti ile birleştirilirek
ayak bileği de diz olarak kullanılir ve dizden sonrası için iyi işlev gören
bir protez takılır. Ayak bileği ve ayak kullanılamayacak durumdaysa Syme
amputasyonu yapılır ve sonra da protez uygulanır.
Cerrahi girişimleri tümden ret eden çocuklarda sağlam bacağın uzamasına
paralel değiştirilen
ekin protezleri kullanılır.
Aitken tip B hastalarında eşlik eden anomalilerin varlığı tabloyu daha da
ağırlaştırır. Her olgu kendi özelliklerine göre değerlendirilmeli, tahmini
toplam kısalığı 25 cm’i aşan olgularda, diz stabilitesi sağlanmayan
olgularda ve (3 cerrahi girişime rağmen) psödortrozu giderilemeyen olgularda
uzatma işleminden vaz geçilmelidir.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.
ayak arkaya gelecek şekilde bacak döndürülür ve ayakbileği eklemi diz eklemi şeklinde işlev görmeye başlar