Tedavi
Akut Kayma
FBEK’nda tedavi
planlaması yaparken birden fazla unsur göz önünde bulundurulur. Bunlar
kaymanın akut veya kronik oluşu, kaymanın derecesi ve kaymanın stabil veya
instabil oluşudur. Ayrıca FBEK’nın
idyopatik, ya da atipik oluşuna da
dikkat etmek gerekir.
Akut kaymada genel
anestezi altında kayan femur boynu ile baş arasında
redüksiyon
denenir. Femur boynunun arkasında seyreden damar ağını zedelememek için
manüplasyon son derece nazik olmalı, kalça zorlanarak
iç rotasyona
veya
fleksiyona alınmamalı, ve iki başarısız denemeden sonra yenisi
denenmemelidir. Manüplasyon sonrası vida tespiti amacıyla
traksiyon
masası denilen özel bir ameliyat masasına alınan hastanın kalçası
ekstansiyon
ve nötral
rotasyonda traksiyondayken (çektirilirken) elde edilmiş olan
redüksiyon yeterli kabul edilmelidir, ancak yine de
avasküler
nekroz gelişme olasılığı çok yüksektir. Aslında avasküler nekroza
neden olan durum bu tür olgularda, özellikle de instabil akut kaymada, kaza
anında (düşme, takılma vb.) gerçekleşmektedir. Bu durum hastaya ve
ebeveynlerine yeterince anlatılmalıdır. Redüksiyon sonrası hasta traksiyon
masasına alınır ve
skopi kontrolü altında femur boynundan
başa doğru iki adet 6,5 mm’lik özel oluklu (kanüle) vida geçilir. Burdaki
amaç vidanın sağladığı stabiliteyle redüksiyonu korumak ve femur başı
büyüme plağının
erken kapanmasını sağlayarak kaymanın risk olmaktan çıkartılmasıdır. Bu
amaçla vidayı yerleştirirken büyüme plağının her iki tarafında da yeterince
vida yivinin kalmasına dikkat etmek gerekir. Vida femur başı merkezine veya
bunun hafif aşağısı ve arkasına rastlayacak şekilde ve büyüme plağına dik
olacak şekilde yerleştirilmelidir.
FBEK olgularında
tespit amacıyla çok çeşitli malzeme kullanılmıştır. Kalın çiviler (Smith
Peterson çivisi), yivsiz, düz çiviler (Kirschner
teli), veya yiv genişiliği fazla olmayan ince çiviler (Knowles
çivileri) mahzurları nedeniyle artık günümüzde terk edilmiştir.
Günümüzde yiv genişliği 6,5 mm, gövde kalınlığı 4,5 mm olan, tercihan
titanyum veya paslanmaz çelikten imal edilmiş, oluklu vidalar
kullanılmaktadır. Konan ikinci vidanın tespitin stabilitesini iki kez
arttıracağı beklenirse de ikinci vida ilk vidanın sağladığı stabiliteye
ancak 1/3 oranında katkıda bulunmaktadır. Bu nedenle stabil akut kaymada, ya
da normale yakın kilosu olanlarda konacak 2. vidaya bağlı oluşabilecek
komplikasyonlardan kaçınmak için tek bir vida ile yetinilebilir. Büyüme
plağındaki kapanmanın vida sayısı ile ilişkisi yoktur, ancak vida femur başı
epifizinin ön ve üst çeyreğinde merkezden ne kadar uzakta konmuşsa kapanma
da o kadar olumsuz etkilenmekte ve ekleme girme olasılığı da o kadar
artmaktadır.
Hasta ameliyat
sonrası 2. gün koltuk değnekleriyle ayağa kaldırılır, ancak bastırılmaz.
Ağrının geçip geçmediği izlenerek hastaya 4. haftadan itibaren kısmi yük
verdirilir. Tam yük verdirme 6. haftadan önce olmamalıdır. Hastanın aşırı
kilolu olması durumunda bu süre daha da arttırılabilir. Ağrı kaybolmadan
spor etkinliklerine izin verilmez; bu süre 3 aydan erken olmamalıdır. Hasta
3 ila 6 aylık aralarla izlenerek büyüme plağında kapanma gerçekleşip
gerçekleşmediği, vidaların kaymayı durdurup durduramadığı, avasküler nekroz
veya kondroliz
gibi ciddi komplikasyonların olup olmadığı, ve karşı kalçada kayma yönünde
her hangi bir bulgu bulunup bulunmadığı araştırılır.
Bu sayfada yer alan bilgilerin tamamı ebeveynleri çocuk ortopedisinin konuları hakkında bilgilendirmek amacıyla verilmektedir.
Bu bilgilerden yola çıkarak ebeveynlerin çocuklarındaki rahatsızlıklara tanı koymaları, daha da ileri giderek kendilerini hekim yerine koyarak çocuklarını tedavi etmeye kalkışmaları son derece sakıncalıdır.
Bu sayfada yer alan bilgiler bir hekimin muayene sonucu vereceği kararın yerini asla alamaz.